Altın ve platin borsaların geleceğini mi gösteriyor?
Borsalarda doğru zamanlama kayıplarını sınırlamak ve getirilerini artırmak konusunda oldukça önemlidir. Borsa yazarı Mark Hulbert akademik araştırmalara dayanan bir borsa tahmin modeline dikkat çekti
Borsa - 31-03-2022 14:14
Küresel borsalar Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesinden bir ay sonra düzeltme bölgesinden kurtuldu. Ancak endekslerin bundan sonraki süreçte nasıl bir performans göstereceği yatırımcılar tarafından merakla takip ediliyor.
MarketWatch yazarı Mark Hulbert’in derlediği bilgilere göre altın ve platin gibi madenlerin fiyatlarını izleyen bir yatırım modeli borsaların önümüzdeki 12 ayda sınırlı da olsa pozitif performans göstereceğini iddia ediyor. Borsa yazarı bu beklentilerin yatırımcıların öngördüğünden daha iyi bir haber olduğuna dikkat çekiyor:
“Hisse senetlerinin 12 aylık potansiyelinin 2021'in başlarında olduğu kadar umut verici olmasının iyi bir haber olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak, aslına bakılırsa çoğu hisse senedi o zamandan beri zorluklarla mücadele etti. Nispeten az sayıdaki büyük sermayeli hisse senetlerinin bulunduğu S&P 500 Endeksi daha yükseğe taşıdı ve Russell 2000 Endeksi ise söz konusu altın platin oranıyla ilgili tahminin yayınlandığı 2021 başında durduğu yerden %9,2 daha düşük. Nasdaq Endeksi sadece %1,8 yükseldi, Russell Mikro Sermaye Endeksi ise %14,7 düştü.”
Altın-platin oranının piyasa hareketlerini tahmin edebileceğine dair ilk keşif, Journal of Financial Economics'te 2019 yılında yapılan bir araştırmaya kadar uzanıyor. Araştırmada, yükselen altın-platin oranının takip eden 12 ay boyunca daha yüksek borsa getirilerini tahmin ettiği görüldü. “Altın, Platin ve Hisse Senedi Getiri Beklentileri” başlıklı çalışma bir dönem Cornell Üniversitesi’nde çalışan finans profesörü Darien Huang ve Güney Kaliforniya Üniversitesi Finans Profesörü Mete Kılıç tarafından kaleme alınmış.
Araştırmada altın ve platinin son 20 yıldaki birbirine olan oranına işaret ediliyor. Oran 2008 Küresel Finans Krizi öncesinde ve kriz döneminde düşüş gösteriyor. Ardından 2008’den bu yana ise aynı oran istikrarlı bir şekilde yükseliyor. Hulbert söz konusu verilerin borsaların gidişatını öngörme potansiyeli taşıdığını kabul etti.
Kovid pandemisinin etkili olduğu son iki yılda ise altın platin oranı oldukça değişkendi: Mart 2020'de borsalardaki sürekli düşüşünün ardından yükseldi ve borsaların sonraki 12 aydaki büyük potansiyelini tahmin etti. O zamandan beri oran düştü, tekrar yükseldi ve son birkaç aydır yeniden düştü.
Finans profesörlerine göre oranın işe yaramasının sebebi platin ve altının farklı faktörlere dayanması. Platin öncelikle sanayi talebindeki değişiklikleri yansıtırken, altın hem bu talebe hem de yatırımcıların ekonomik ve jeopolitik belirsizliğe karşı korunma arzusuna yanıt veriyor. Altının fiyatının platine oranına odaklanarak, altının borsalardaki belirsizliğe karşı bir koruma yatırımı olma özelliği sınırlanıyor. Borsanın beklenen getirisi belirsizlik ve riskler karşısında elde edilen ödüller olduğundan, bu oran Hulbert’e göre özellikle piyasayı zamanlamaya çalışan yatırımcılar için değerli bir veri niteliği taşıyor.
Hulbert, 1975'ten bu yana, altın-platin oranı, piyasanın sonraki 12 aylık getirisini tahmin eden, diğer dokuz iyi bilinen göstergeye önemli ölçüde daha iyi bir sicile sahip oldu. Bu dokuz gösterge arasında Nobel Ödüllü Finans Profesörü Robert Shiller tarafından ün kazandırılan “Döngüsel Olarak Ayarlanmış Fiyat Kazanç Oranı” (CAPE) da bulunuyor.Savaş bilmecesiAltın-platin oranının son aylarda düşmesi ve risklerin azaldığını göstermesi şaşırtıcı görülebilir. Zira Şubat ayında Rusya’nın Ukrayna’yı işgali III. Dünya Savaşı anlamına gelebilirdi ve bu da risklerin kesin bir şekilde arttığına işaret eder.
Ancak, Hulbert’e göre Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrasında altın-platin oranının düşmesi o kadar da beklenmedik bir durum değil. Akademik çevreler, borsaların savaşlar ve askeri çatışmalar sırasında ortalamanın altında volatilitede işlem göreme eğiliminde olduğunu belirtiyor. Bu model "savaş bilmecesi" ismiyle biliniyor. ABD Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu'nun bir araştırmasına göre, borsa volatilitesi "1921'den bu yana büyük savaşlar ve çatışma dönemlerin sırasında yüzde 33 daha düşük" geldi.
Florida Üniversitesi Finans Profesörü Gustavo Cortes, McKenna Koleji Ekonomi Profesörü Angela Vossmeyer ve Chapman Koleji Araştırma Görevlisi Marc Weidenmier tarafından yürütülen "Hisse Senedi Volatilitesi ve Savaş Bilmecesi" isimli araştırma tam da bu konuyu inceliyor. Hulbert’e göre bilmecenin büyük bir bölümünü kısman çözen bu araştırmada savaşlar ve askeri çatışmalar sırasında artan savunma harcamalarının şirketlerin kârlarını daha öngörülebilir hale getirdiğine dikkat çekiliyor. Bu da borsalarda volatilitenin ve risklerin azalması anlamına gelir.Hulbert yazısının sonunda savaş bilmecesine bakılmaksızın iyi bir sicil kaydına sahip altın-platin oranında gösteren mesaja dikkat çekti. Bu mesaja göre göre önümüzdeki 12 ay içerisinde borsalar sadece sınırlı bir şekilde pozitif performans gösterebilecek.
Günün Diğer Haberleri