Borsalarda geçtiğimiz hafta ABD Merkez Bankası’nın (FED) para politikalarında sıkılaşma hamlesi, beklendiği gibi bir düşüşü beraberinde getirmedi. Yükseliş ise büyük oranda opsiyon pozisyonlarının sona ermesinden kaynaklandı. Piyasaların hıza düşüşe geçeceğini söylemek için henüz erken olabilir, aynı zamanda endekslerde yeniden dengelenme ortaya çıkabilir. Geçtiğimiz hafta görülen ralli oldukça sert olsa da, ocak ayı sonunda ulaşılan rakamlarla hemen hemen aynıydı.Tahvil piyasası FED’in hamlesine beklenen tepkiyi verdi. Bu nedenle tahvil piyasasının hareketleri, borsaların gidişatına yönelik oldukça iyi bir gösterge olarak görülüyor. Getiri eğrisi geçtiğimiz hafta sert yükselirken, iki ve üç yıllık tahvillerin getiri oranlarında en büyük yükselişler görüldü. 10 yıllık ve 5 yıllık tahvil getirileri ise ABD’de bir resesyonun sinyallerini verdi. Bu nedenle piyasaların önceden daha ‘şahin’ bir FED’i fiyatladığı fikri geçerliliğini yitirdi. Seeking Alpha’nın haberine göre buna ek olarak FED Fon Vadelileri’nde de doğru bir fiyatlama görülmedi, bunlar da neredeyse 20 baz puan daha düşük seviyede işlem gördü. Bu nedenle FED’in beklentilerin üzerinde bir ‘şahin’ tutum izlediği söylenebilir. Aynı zamanda 2023 FED Fon Vadelileri, FED toplantısının öncesinde %2,4 seviyesinde işlem görürken, şimdi %2,6 seviyesinde seyrediyor. Gelecek haftalarda ise FED’in projeksiyonlarına göre %2,8 seviyesine ilerlemesi bekleniyor. Peki borsalarda neden ralli görüldü? Yükseliş büyük oranda volatilitenin bir miktar yavaşlaması ve opsiyon pozisyonlarının vadesinin dolmasından kaynaklandı. FED’in ‘şahin’ hamlesinin ise etkisi, bu gelişmelerin yanında sönük kaldı. Örneğin hisseler opsiyon vadelerinin dolmasıyla 12 Ocak’ta sert düştü ve bunun ardından Nasdaq QQQ ETF’de 2 Şubat’a kadar %10’un üzerinde ralli görüldü. ETF bunun ardından yeniden sert bir düşüş gösterdi. 24 Şubat’ta görülen dip noktasının ardından yaklaşık %10’luk bir ralli görüldü. Bu rallinin ise geçtiğimiz hafta görülen ralliyle yakın benzerlikleri olduğu düşünülüyor. FED’in faiz açıklamasının ardından da VIX volatilite endeksi düşüşe geçti. Bu da rallinin başlangıcı için güçlü bir tetikleyici oldu. Endeks bu hafta yeniden yükselişe geçtiği takdirde, FED’in faiz hamlesinin piyasalar üzerindeki etkisi çok daha belirgin hale gelebilir ve geçtiğimiz haftanın rallisi sona erebilir. Aynı zamanda piyasalarda likidite miktarı da oldukça düşük ve kapsamlı bir alana yayılmış görünüyor. Bu da piyasalarda volatiliteyi çok daha dikkat çekici hale getiriyor. borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre FED Başkanı Jerome Powell’ın açıklamaları, FED’in finansal koşulları daha da sıkılaştırmak istediğini gösterdi. Para politikalarının sıkılaşması ise zaman içinde hisselere zarar verebilir. İçinde bulunduğumuz dönem de bir istisna olmayacak. Piyasaların tam olarak ne zaman çöküşe geçeceğini söylemek mümkün olmasa da, gelecek haftalarda FED’in planlarının detayları ortaya çıktıkça finansal koşullar daha da sıkılaşabilir. Bugünle benzerlik taşıyan bir dönem 2015-2016 yıllarında görüldü. Bu dönemde FED faiz oranlarını artırma planları yapıyordu. Parasal genişleme politikasının ardından, uzun süren bir sıkılaşma süreci başladı. Bu durum da borsalarda yüksek seviyelerde volatilitenin görülmesine neden oldu. İlk sinyaller geçtiğimiz hafta finansal koşulların bir miktar rahatladığını gösterdi. Finansal koşullar kısa vadede gevşemeye devam ederse, bu durum hisse fiyatlarında yükselişi destekleyebilir. Ancak Powell’ın açıklamalarına göre bu ihtimal oldukça düşük. Çünkü FED enflasyonla mücadele etmek için finansal koşulları sıkılaştırmayı hedefliyor. Bu durum da gelecek haftalarda yüksek seviyelerde volatiliteye neden olacak ve 2015-2016 yıllarındakine benzerlik taşıyan bir görünüm ortaya çıkaracak. O dönem ve bugün arasındaki tek fark ise FED’in bilanço küçültme hamlesinin çok daha kısa vadede başlayacak olması. Önümüzdeki dönemlerde, kısa vadede borsalarda yükselişi destekleyecek bazı unsurlar olsa da, uzun vadede borsalar üzerinde FED’in hamlelerinin etkileri ağır basacak.