Milyoner hesaplarına Servet Vergisi önerisi
Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, milyonerlerin hesaplarından kesilecek yüzde 1.5 servet vergisi ile milyonlarca vatandaşın derdine en hızlı şekilde derman olunabileceğini söyledi. Kozanoğlu, “Geniş servet vergisi yürürlüğe girdiğinde bu ödeme mahsup edilir” dedi.
Borsa - 22-12-2020 12:22
Yoksulluk artarken, her vatandaşa ihtiyaçlarını karşılayacak ‘temel gelir ödenmesi' yaşamsal bir gerekliliğe dönüştü. Gelir eşitsizliği derinleşirken, önemli bir talep de yükseliyor:
Robin Hood (servet) vergisi… Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, “Dayanışma Vergisi” öneriyor. 1 milyon liranın üzerinde mevduatı olanlardan kesilecek yüzde 1.5 vergi ile yoksul ailelere yardım yapılabileceğini savunan Kozanoğlu, konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı:
– Bu konuda tartışmalar sürerken en somut önerilerden biri sizden geldi, biraz açar mısınız?
Vatandaşlık geliri her bireye o ülkenin vatandaşı tüm topraklarının paydaşı olması çerçevesinde yapılması gereken ‘hak temelli' bir ödemedir. Kaynaklarından birisi de servet vergisidir. Salgınla birlikte havacılık, otelcilik, lokantacılık gibi hizmetler büyük zarara uğrarken, düşük ücretli emekçiler de iyice mağdur oldu. Servet dağılımı daha da bozuldu. Önerim, 1 milyon liranın üzerinde mevduatı olanlardan “dayanışma vergisi” alınması ve 6 ay süreyle 1.000 lira olarak sosyal destekten yararlanan ailelere ödenmesidir.
– Servet vergisini devreye alan Arjantin yüzde 2-3.5, Rusya ise yüzde 15 vergi oranı belirledi. Yüzde 1.5 oranını neye göre belirlediniz?
Ekimde sayısı 322 bine, toplam mevduatı 2 trilyon 62 milyar liraya yükselen milyonerlerin mevduatlarının yıl sonunda 2.5 trilyon liraya yükseleceğini tahmin ediyorum. Yüzde 1.5 oranının geliri 38.1 milyar liraya denk geliyor. Bu tutar resmi rakamlara göre yardıma muhtaç olan 6 milyon 350 bin aileye 6 ay süreyle 1.000 lira ödenmesi için kaynak sağlayabilir.
– 1.000 lira ailelerin ihtiyaçlarına karşılayabilecek bir tutar mı?
Tabii ki ailelerin geçim sorununu çözmez. Ama soğuk kış günlerinde insanların aç kalmasını önler, en gerekli ilaçları alabilmesini sağlar. Yapılan araştırmalar çok küçük nakit ödemelerinin bile yağ, salça, makarna, bulgur, süt gibi en temel gıda maddelerine harcanması halinde mutlak yoksulluğu azaltabildiğini ortaya koyuyor.‘ÇARÇUR OLUR' ENDİŞESİ VAR– 17 yıldır toplanan deprem vergilerinin nereye harcandığının hâlâ bir cevabı yok. Vergilerin sosyal yardıma muhtaç ailelere doğrudan aktarımı nasıl olmalı? Bir fon mu devreye girmeli, yoksa bütçe üzerinden aktarım mı sağlanmalı?
Korkunç bir güvensizlik var. Hâlâ cep telefonu, internet ve bankacılık işlemlerinden kesilmeye devam edilen 71 milyar liraya ulaştığı hesaplanan deprem vergilerinin nereye harcandığı bilinmiyor. İster istemez akla ‘Vergim çarçur olur' endişesini getiriyor. Benim önerim, kesilen vergilerin doğrudan kısa çalışma ödeneği, nakdi ücret desteği gibi programların finansman kaynağı olan İşsizlik Sigortası Fonu'na gitmesi. Gelirlerin burada şeffaf biçimde sergilenmesi bin lira ödemesinin hemen yılbaşı öncesi peşinen başlaması. Böylelikle insanların kaygılarının giderilmesi.Yürürlüğe girince külfet dengesi sağlanabilir– Servet vergisine her çeşit menkul ve gayrimenkullerin de dahil olması gerekmez mi?
Doğru. Servet vergisinin kişinin gayrimenkulleri, hisse senedi, tahvil gibi finansal varlıkları, mücevheratı dahil tüm mal varlığından tüm borçları çıkarıldıktan sonra kalan servetine uygulanması gerekir. Aslında bunu savunuyorum. Ne var ki; tüm bu kayıtların incelenmesi, planın devreye sokulması zaman alır. Oysa ki; kış geldi çattı, milyonlarca kişi açlık tehlikesiyle baş başa. Mevduatlardan vergi kesilmesi anında devreye sokulabilir bir işlem. Böylece yurttaşlarımızın derdine 2021 girmeden derman olunabilir. Servet vergisi yürürlüğe girince, bu ödeme mahsup edilir. Yani 5 milyon liralık döviz mevduatı bulunanla 5 milyon liralık gayrimenkulü bulunanın külfet dengesi sağlanabilir. Üstelik dayanışma vergisi ödemiş olanlar kapsamın genişletilmesinin doğal savunucusu haline gelebilir. yüzde 1.5 da insanların pek hoşlanmasa dahi ödemekten kaçınmayacağı, toplumsal mutabakat sağlanabilecek bir orandır.
Mehtap Özcan Ertürk/Sözcü
Günün Diğer Haberleri