Gökhan Çıra konuyla ilgili açıklamada bulundu:
"Ben bu vatanın bir evladı olarak peygamber ocağımızda vatani görevimi T.C. yasalarının izin verdiği sınırlar içinde tamamladım. 'Kışlada her vatan evladı eşittir' düsturuyla üslerimin talimatları dışına çıkmadım. Hakkımda söylenenlerin aksine süreç başladıktan sonra nükseden hastalığım nedeniyle hastaneye sevk edildim anca; bu da sanıldığı kadar kolay olmadı. Hatta hasta halimle eğitim alanına götürülüp orada bekletildiğim dahi oldu. Ancak ben bunlarla ilgili tek bir serzenişte bile bulunmadım.
Yemin töreni çok doğaldır ki herkes gibi benim de ailem geldi. Bazı özel statüdeki devrelerim gibi özel araçlarla değil benimle aynı durumdaki vatan evladı kardeşlerimle birlikte, elimde bavulumla yürüyerek geldiğim tören alanına ailem de sivil araç giriş kapısından 2 araçla giriş yapmışlardı.
Aleyhimde başlatılan bu kirli kampanyayı esefle kınıyorum. Ben hiçbir surette ayrıcalıklı muamele görmedim. Ama görenler var mıydı diye sorarsanız, eğer evet vardı. Mesela ben süreç boyunca ailemle hiç görüştürülmedim, komutan odasında eşimle dostumla oturup çay da içmedim. Bugün beni ve vatanına gönülden bağlı bazı üstlerimi lekelemeye çalışanlar bilsinler ki, güneşle balçıkla sıvayamayacaklar."
Çıra'nın açıklamalarının ardından Selin Ciğerci de, "Gerçekten daha nasıl iftira atacaklar bilmiyorum. Bir de abisi astsubay, ne kadar üzüldü abisi, annesi ve babası. Yok 'ayrıcalık yapıldı, arabalarla içeri girdiler' ne kadar çirkin ne kadar yanlış ayıp. Ne yapmaya çalışıyorsunuz bilmiyorum ama bizim adresimiz evimiz her şeyimiz belli varsa bizim yanlışımız kapımızı çalarlar. Biz ülkemizi çok seviyoruz" dedi.