Üçüncü çeyrek bilanço döneminin başlamasıyla gözler şirketlerin açıklayacağı mali tablolara çevrildi. Bilanço verilerinde yüksek enflasyona bağlı fiyat ayarlamaları nedeniyle cirolarda yükselme beklenirken bu durumun hisse senedi fiyatlarında ciddi dalgalanmalara neden olacağı belirtiliyor. Dünya'dan Ufuk Korcan'ın konuyla ilgili haberi şöyle:
20 yıldan fazla ekonomi gazeteciliği yaptım. Bu sürenin büyük bölümü borsa-finans ile ilgiliydi. Geçmişte hisse senetlerinde her iki yönde sert fiyat hareketleri olduğunda otorite, şirketten bu hareketle ilgili açıklama isterdi. Hatta bazen şirketler kendileri açıklama yapardı. Şirketlerden gelen açıklamaların büyük bölümü ise ‘kamuoyuna açıklanmamış özel bir durum yoktur’ şeklinde olurdu. Bugünlerde her gün neredeyse 20’nin üzerinde hisse tavan oluyor, günlerce soluksuz süren yükselişlere şahitlik ediyoruz. Arada şirketlerden hisselerindeki hareketlerle ilgili ‘bilgilendirici’ açıklamalar gelse de içinde bulunduğumuz koşullar bu tür hareketlere zemin hazırlıyor.
Enflasyondan kaçan yatırımcı Borsa'ya yöneldi
Düşen faizlere bağlı olarak sabit getirili enstrümanlarda enflasyonun çok çok altında oluşan getiriler borsaya ilgiyi artırmış durumda. 2.7 milyona ulaşan yatırımcı sayısıyla Borsa İstanbul’da hisse bazında sert fiyat hareketleri yaşanabiliyor. Yüksek enflasyon ortamında şirket gelir ve kârlarının artması bir yandan değerlemelerde yukarı yönlü revizyonlara neden olurken diğer yandan spekülasyonlara malzeme oluyor. Yılın üçüncü çeyreğine yönelik bilanço sezonu geçtiğimiz hafta başladı. Gelen ilk rakamların ortak özelliği şirket kârlarının beklentileri aştığı yönünde.
SON TARİH 21 KASIM
Bilançolarda son açıklanma tarihi konsolide olmayan şirketler için 31 Ekim, konsolide olan şirketler için 9 Kasım olarak belirlendi. Solo banka bilançoları için son açıklama tarihi ise 9 Kasım. Bankaların konsolide finansalları ise en son 21 Kasım tarihine kadar açıklanacak. Peki fiyatlamalar üzerinde etkili olan bilançolara yönelik beklentiler ne yönde? Halk Yatırım, üçüncü çeyrek bilançolarına yönelik kapsamlı bir araştırma hazırladı. Araştırma kapsamında olan şirketlerden üçüncü çeyrekte yıllık bazda net kârını en çok artırması beklenenler; Çimsa, Akçansa, Tüpraş, Doğuş Otomotiv ve Şok Marketler olarak sıralanıyor.
Banka karında 5 kat artış
Operasyonel tarafta ise yıllık bazda FAVÖK’ünü en çok artırması beklenen şirketler; Biotrend, Tüpraş, Tat Gıda, Akçansa, Doğuş Otomotiv. Bankacılık sektöründe kârlılık, kredi-mevduat makasındaki iyileşme ve TÜFE’ye endeksli tahvillerden elde edilen gelirlerdeki artışla üçüncü çeyrekte de sürdüğü ifade edilen raporda, en güçlü net kâr artışının yıllık bazda yüzde 537 ile Vakıfbank, çeyreklik bazda yüzde 36 ile Garanti Bankası’nda görüleceği tahmin ediliyor.
Borsa İstanbul’da kritik seviye: 3.792
İST 100 Endeksi’nde agresif yükseliş trendi üzerindeki seyir sürüyor. Bu trend 18 Temmuz 2022 haftasında başladı ve bu hafta için trendin destek noktası 3 bin 792 puan seviyelerine denk geliyor. Yani bu trend çizgisinin altına gelmedikçe endekste şu an için kısa vadeli ana trendin yukarı yönlü olduğu söylenebilir. Olası geri çekilmelerde ise 3 bin 50 –3 bin 200 puan bandı ilk destek bölgesi konumunda. Bu bölgenin altına gelinmesi durumunda ise 2 bin 918 puan seviyesi önemli bir destek noktası. Haftalık indikatörlerin en azından negatif yönde sinyal üretmemesi endekste yukarıda bahsedilen trendin üzerinde kalması şartıyla yukarı yönlü seyrin devam etmesi beklenebilir.
En güçlü ciro büyümesi gıda perakendeciliğinde
Halk Yatırım, gıda perakendeciliği şirketlerinin üçüncü çeyrek yüksek enflasyonun desteğinde güçlü ciro büyümeleri kaydetmelerini bekliyor. BİM’in yıllık bazda yüzde 124 artışla güçlü ciro büyümesi kaydetmesi öngörülürken, net kârın yıllık bazda yüzde 116 artışla 1 milyar 912 milyon TL seviyesinde gerçekleşeceği düşünülüyor. Yine Migros’ta yıllık bazda yüzde 112 ciro, yüzde 98 FAVÖK büyümesi bekleniyor. Şok Marketlere yönelik ciro artış beklentisi yüzde 129.7, FAVÖK artışı beklentisi ise yüzde 107 seviyesinde. Çimento sektöründe, şirketlerin enflasyona bağlı fiyat ayarlamaları nedeniyle yüksek ciro rakamları beklenirken enerji maliyetlerindeki artışın kâr marjlarında baskı yaratacağı ifade ediliyor.
Dolarda yükseliş riski devam ediyor
Dolar/TL’den 18.58-18.61 aralığındaki sıkışık seyir sürüyor. Paritede haftalık grafikte geçtiğimiz haftaya nazaran çok önemli bir değişiklik yok. Hala 3 Ocak 2022 haftasında 13.81 TL seviyesinden başlattığı yükseliş trendi üzerindeki hareket devam ediyor. Bu, teknik açıdan olumsuz. Ayrıca yatay destek noktası olarak çalışan 18.25 TL seviyesinin üzerinde kalınması da teknik açıdan iyi sinyaller üretmiyor. Bu görüntü olası yükseliş riskinin teknik anlamda hala devam ettiğine yönelik sinyaller. Yani paritede bir rahatlamadan bahsedebilmemiz için bu noktaların altında kapanışlar görülmesi şart. Şu an için 18.25 TL yatay desteğin dışında trendin destek noktası 17.47 TL seviyesine denk geliyor. Bu noktaların altına gelindiği taktirde 15.92 TL seviyesinde bulunan trend desteğine kadar bir geri çekilme olasılığı doğabilir. Yine de tekrar belirtmekte fayda var; teknik anlamda 18.25 TL seviyesinin altına inilmedikçe olumsuz senaryoda yukarı yönlü hareketlerin oluşma riski artabilir.