Abdurrahman Yıldırım: Böyle bir halka arz görmedim! Anası 1 iken, danası nasıl 10 olur?
"Arzum’a gelen talep açıklanan rakamlara bakılırsa öyle böyle değil. Arzın bir katı değil, iki katı değil, 10 katı değil, 10’larca katı büyüklüğünde. Hatta toplamda talep arzın 50 katı büyüklüğünde."
Abdurrahman Yıldırım'ın köşe yazısından alıntı...Dünyada ve Türkiye’de halka arzları 15 Aralık’ta yazmıştım. 2020 yılı halka arzları dünyada 361 milyar dolar, Türkiye de ise 122 milyon dolardı. Normalde dünya ekonomisinden yüzde 1’e yakın pay almakta olan Türkiye’nin halka arzlardaki payının yüzde 0.03 düzeyinde kalması sermaye piyasası yolunda ilerleyemediğini, normal potansiyelini bu alana taşıyamadığını gösteriyor.
Bu yıl 122 milyon dolarlık halka arzı 7 şirket yapmıştı. Mutfak aletleri üreticisi Arzum’un halka arzıyla sayı 8’e yükseldi ve 260.1 milyon liralık halka arz hasılatı daha elde edildi. 7.65’lik dolar kuru üzerinden 34 milyon dolar eder ki, bu da 122 milyon dolar rakamını 156 milyon dolara taşır.
Konu rakamların ötesinde. Çünkü Arzum’un yüzde 47.5’inin halka arzına çok yüksek talep geldiği açıklandı. Yabancıya satışın yapılmadığı arzda, yurtiçi bireysel yatırımcılar yapılan tahsisin 53.6 katı büyüklükte talep geldiği açıklandı. Yapılan açıklamaya göre kurumsal yatırımcılardan ayrılan tahsisin 18.7 katı, çalışanlardan da 1.5 katı geldi.50 KAT TALEP NE DEMEK?-Arzum’a gelen talep açıklanan rakamlara bakılırsa öyle böyle değil. Arzın bir katı değil, iki katı değil, 10 katı değil, 10’larca katı büyüklüğünde. Hatta toplamda talep arzın 50 katı büyüklüğünde. Tam olarak 260.1 milyon TL’lik hisse senedini almak için, 207 bin kişi başvurdu, 189 bin kişiye de satış yapıldı.
-Borsayı İMKB olarak örgütlenip yeniden faaliyete geçeli beri izlerim. Böyle bir halka arz görmedim. Büyük, milyar dolarlık halka arzlar gördüm. Hepsi büyük kurumların, şirketlerin halka arzlarıydı. Ama 34 milyon dolarlık küçük ölçekli bir arz olmasına karşılık, böylesine büyük ilgiyle karşılananı ilk kez görüyorum.
-Yoğun bir talebe karşılık fiyat mı çok ucuz, şirketin geleceği mi çok parlak ya da satış yapanların göremediği bir potansiyel mi var diye insan düşünmeden edemiyor. Dünyaya ve borsanın geçmişine göre son derece düşük seyreden Türkiye’deki halka arzlarda Arzum ile yaşanan, değişen ne?
-Değişen borsanın yatırımcıları. Özellikle de 2020 yılında yurtiçi bireysel yatırımcı sayısının 1.2 milyondan 1.9 milyona çıktı. 700 bin yeni yatırımcı geldi.
Sadece yatırımcı sayısı artmadı, davranış biçimleri ve yatırım kararları da değişti. Bireysel yatırımcıların çoğu bir arkadaş veya tanıdık aracılığı ve yönlendirmesiyle borsaya geliyor. Alacağı hisse senedi belli, tutacağı süre belli.
-İşyerleri, sektörler, meslekler, hemşeriler, cemaatler, ilçeler, iller bazında birbirini tanıyan insanlar önce gruplaşıyor, bir anlamda örgütleniyor ve borsaya öyle geliyor. Grubu oluşturmada sosyal medya etkili bir oynuyor. SPK sık sık suç duyurusu yapıyor veya yasaklama yoluna gidiyor ama baş etmek de mümkün değil.BÜYÜKLER % 23, KÜÇÜKLER %247 ARTTI-Yeni yatırımcıların yaptığı küçük ölçekli hisse senetlerine girip hareket ettirmek, fiyat hareketi ile müşteri çekmek, fiyatın yükselmesi ardından da satış yapmak. Bu nedenledir ki küçük hisselerin olduğu BİST Tüm-100 Endeksi borsanın ana endeksi olan BİST 100’e büyük fark atıyor. Yerli bireysel yatırımcıların borsaya gelmeye başladığı tarihi Temmuz 2019 olarak alıyorum. Nedeni Merkez Bankası Başkanının görevden alınarak faiz indirim sürecinin başlatılması.
-Temmuz 2019 öncesi bir yılda BİST 100 yüzde 17.4 artarken, BİST Tüm-100 Endeksi yüzde 4.7 gerilemişti. BİST-100’ün Temmuz 2019’dan 21 Aralık 2020 arası 1.5 yıla yaklaşan zamanda BİST-100’ün artışı yüzde 23.6, buna karşılık BİST-100 dışındaki küçük hisselerin yer aldığı BİST Tüm-100 Endeksi’nin artışı yüzde 247’yi buldu. Küçük hisse senetleri borsada büyük hisse senetlerini 10’a katladı. Ana şirketler ve hisseler 1 artarken, küçük şirketlerin hisseleri 10 arttı. Danası anayı 10’a katladı. Böyle bir durumu yaşıyoruz.PİYASANIN GERÇEĞİ BAŞKA-Bu durumda küçük bir halka arzın böylesine yoğun talep görmesine şaşırmamak gerekiyor. Demek ki yatırımcıların küçük hisse senetlerini seviyor, sadece onlara yatırım yapıyor, büyük hisse senetlerinden özellikle uzak duruyor.
-Ancak bu sevgi karşılıksız değil. Küçükler küçük hisse senetlerini, oynayabildikleri, o hisse senedinde varlık gösterebildikleri için, seviyor. Arzum’a, yeni oluşmuş hisse senedi gruplarının ilgi göstermesinin temelinde yatan da bu küçüklüğünden kaynaklanıyor. Borsanın yenileri oynayacakları yeni bir oyuncağa kavuşuyor.-Bu durum tıpkı 1980’ler, hatta 1990’lar öncesindeki bazı halka arzlara benziyor. O zaman hisse senetleri nominal değer üzerinden arz edilirdi. Elbette ikincil piyasada çoğu daha yüksekten alınıp satılırdı. Halka arzdan hisse senedini alabilenler baştan karlıydı. Bu nedenle arzın yapılacağı şirketin önünde uzun kuyruklar olurdu. Hatta akşamdan sıraya girmeye başlanır, bazıları battaniyesiyle gelirdi. Bu resimler o dönemin gazetelerinde yayımlanırdı. Doğrusu buna değerdi de. O zamanki halka arzlar ancak böyle yapılabiliyordu.
-Küçük değil, bir büyük halka arz gelseydi muhtemelen büyük bir taleple karşılaşmayacaktı. Büyük hisseye yetince talep bulunur muydu bilemem. Arzum’un talebi kendinden makul ve küçüklüğünde. Bu da sermaye piyasasının özüne uymuyor ama bizim piyasamızın gerçeği.
Habertürk