BORSAGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD’de çalışan maaşlarının hızlı bir şekilde artması enflasyonun daha hızlı bir ivmede yükseleceğine ilişkin endişeleri destekledi. Bu endişeler aynı zamanda ABD Merkez Bankası’nın (FED) enflasyonu dizginlemek için daha agresif hareket edeceği anlamına geliyor olabilir.

Borsagundem.com'un derlediği bilgilere göre ABD Çalışma Bakanlığı’nın Cuma günü açıkladığı tarım dışı istihdam verilerine göre Ocak ayında saatlik çalışma ücretleri aylık bazda %0,7 oranında arttı. Ücret fiyatları aylık bazda ise %5,7 oranında yükseldi. Salgının ilk günlerindeki iki aylık bir dönem dışında bu derece hızlı bir artış Mart 2007 öncesinde görülmemişti.

Maaşlardaki artış işçiler için sevindirici bir haber olsa da FED yetkilileri için içerisinden çıkılması zor bir ikilemi işaret etti. Zira söz konusu durum FED’in para politikası açısından geriye düştüğünü ve 40 yılın en yüksek seviyesine ulaşan enflasyonun dizginlenmesi için daha fazlasının yapılması gerektiği anlamına gelebilir.

CNBC’nin haberine göre, Bank of America’nın Küresel Ekonomik Araştırmalar Başkanı Ethan Harris, ücret artışları konusundaki açıklamasında, “Ben FED’in yerinde olsaydım, bunun sadece sıra dışı bir ayrıntı olmadığını düşünerek gerilirdim. Eğer ben FED Başkanı olsaydım faiz oranlarını sonbaharın başlarında yükseltirdim. Bu denli geniş tabanlı fiyat artışları gördüğünüzde ve bu artışların maaşlara da etki ettiğini görmeye başladığınızda geride kaldığınızı anlarsınız ve hareket etmeniz gerekir” ifadelerine yer verdi.

BofA ve Harris bu yıl FED’e ilişkin Wall Street’in en agresif tahminlerinin yapan isimler olarak öne çıkıyor. Banka ekonomistleri 2022’de 7 kez faiz artırmasını ve bunu gelecek yıl 4 faiz artırımının takip etmesini bekliyor.

Yatırım şirketi CME verilerine göre, piyasalar şu anda 7 faiz artışı ihtimaline sadece %18 şans veriyor. Ancak bu orana rağmen Harris tahmininin arkasında duruyor.

Borsa uzmanı FED’in Eylül 2020'de onayladığı para politikasına yönelik yeni yaklaşımını örnek gösterdi. FED, esnek ortalama enflasyon hedefi olarak açıkladığı planda tam istihdama ulaşılana kadar %2 enflasyon hedefinden daha yükseğe tırmanmasına izin vermeye istekli olacaklarını söylemişti. Ancak enflasyonun yıllık bazda %7 civarında seyretmesi ve işgücü piyasasının giderek daralması Harris’e göre FED’in şu anda geride kaldığını gösteriyor.

Harris açıklamasında “Tüm bu bakış açısındaki problem ve aynı zamanda bizim 7 kez faiz artırımı çağrımızın sebebi ekonominin FED’in hedeflerine bir türlü ulaşmaması, durması gereken yeri sürekli kaçırması” ifadelerine yer verdi.

Harris, ücretlerin ABD’de neredeyse tüm gelir sınıflarında arttığına dikkat çekiyor. Raporlara göre salgından en çok etkilenen sektör olan eğlence ve konaklama sektöründe çalışanlar, son bir yılda %13'lük bir kazanç elde etti. Finans sektörü çalışanlarının ücretleri %4,8 oranında artarken perakende ticaret alanındaki ücretlerse %7,1 oranında yükseldi.

ABD Çalışma Bakanlığı verilerine göre 2021 yılının tamamında çalışanlar 47,4 milyon kez iş değiştirdi veya işten ayrıldı. Goldman Sachs 2001 yılından beridir en yüksek seviyede olan bu işten ayrılma ve iş değiştirme kararlarını “Büyük İstifa” hareketinin bir yansıması olarak tanımlıyor.

Goldman Sachs ekonomistleri Joseph Briggs ve David Mericle konuyla ilgili paylaştıkları notta, “Büyük İstifa dalgası birbiriyle oldukça farklı fakat bağlantılı iki eğilimden oluşur: Milyonlarca çalışan işgücünden ayrıldı ve milyonlarca çalışan da daha iyi imkanlar ve daha yüksek maaş imkanı sağlayan fırsatlar için iş değiştirdi. Bu eğilimler sebep oldukları ücret artışı nedeniyle enflasyon görünümüne ilişkin endişeleri giderek artırdı” ifadelerine yer verdi.

Goldman, ücret artışının bu yıl bir miktar da olsa yavaşlayacağını ve %5 civarında olacağını öngörüyor. ABD bankası 2022 yılında dört faiz artışı bekliyor.