Gazetecilikte ‘Haber atlamak’ diye bir terim var. Yani siz bir haberi araştırırken meslektaşınız yazar ve siz haberi atlamış olursunuz. Ben bu haber üzerinde çalışırken İsmail Saymaz hızlı davrandı. ‘Ticani şeyhi, kadın müritlerini taciz etmekle suçlanıyor’ başlıklı haberi Halktv.com.tr’de yayımlandı. Biz yeni iddialarla devam ettirelim.

 

Bursa’nın Yıldırım ilçesindeki Emir Sultan Camii’ne komşu üç katlı büyük binanın üzerinde ‘Arifane’ tabelası dikkat çekiyor. Burası 2017’de kurulan Arifane İlim Derneği’nin binası, daha doğrusu Ahmet Şahin Uçar’ın tarikatının dergahı. Birinci kat kadın müritleri, ikinci katta erkek müritleri için ayrılmış. Üçüncü katta ise şeyhin odası ile sohbet salonu ve mescit bulunuyor. Ayrıca tarikatın yakın bir noktada misafirhanesi var.

Ahmet Şahin Uçar, 2018 yılında Youtube’da Arifane İlim Derneği isimli bir kanal açmış. 40 bin 800 abonesi var ve 3 bin 421 videoyu bu kanala yüklemiş. İbn Arabi öğretisini anlattığını savunuyor. Ayrıca Youtube’da sanaldergah isimli kanal da açmış. X, Instagram, Facebook, Spotify, Podcasts sayfaları bulunuyor. Buralardan kendisine mürit topluyor.

HEP AYNI RÜYA, HEP AYNI TEZGAH

Ahmet Şahin Uçar, eski bir özel harekat polisi. 15 yıl polislik yaptıktan sonra mesleği bırakıp tarikat yoluna girdiğini anlatıyor. Şeyhliğini ilan ettiği hikaye çok tanıdık. Nitekim; şeyh enflasyonu yaşanan Türkiye’de kendine müritler oluşturmak isteyen herkes kendisine ‘kutsallık’ atfettiği bir hikaye uyduruyor. Onun Youtube kanalına anlattığına göre; 2005 yılında iki çocuğu henüz küçük yaştayken bir rüya görmüş. Bu rüyada Peygambere sarılıp ağlamış. Türkiye’de rüyayı yorumlatacak kimse bulamayınca Hacca gitmiş. Mekke’de, Medine’de kendisinin karşısına çıkıp rüyasını tabir edecek kişiyi beklemiş. Medine’de bulmuş, yaşlı bir dede ona Ticani Tarikatı’nın şeyhliğini vermiş. Üstelik bu yaşlı adam, Kurtuluş Savaşı’nda emperyalistlerle işbirliği yapan İskilipli Atıf’ın akrabasıymış. Ahmet Şahin Uçar, Türkiye’ye dönüp bir süre polisliğe devam ettikten sonra dergah kurmuş. Sakal bırakıp takkesini takmış, cübbesini de giyerek şeyh kılığına bürünmüş.  Arapça öğrenmek için Sudan’a gittiğini de anlatıyor.

SAVCILIĞA ŞİKAYET ETTİ

Son dönemde Ahmet Şahin Uçar hakkında savcılıklara suç duyuruları yapıldı ve Cimer’e şikayetler ulaştı.

İstanbul’da Savcılığa suç duyurusunda bulunan kadın müritlerden biri H.S.Y. Emekli lise matematik öğretmeni, aynı zamanda ilahiyat fakültesi mezunu olan H.S.Y., 65 yaşında.

İbn Arabi’yi araştırdığını anlatan H.S.Y., bu konuda internette incelemeler yaparken Arifane İlim Derneği adına açılan Youtube kanalını bulduğunu anlatıyor. Burada kendisinin Şeyh olduğunu iddia eden Ahmet Şahin Uçar’ın vaazlarını dinledikten sonra tarikat ile bağlantıya geçmiş. Telefon ile tarikattan ilk konuştuğu kişi olan Halime E. “Şeyhimiz kamil insandır, seni öyle bir eğitecek ki sen miracını yapacaksın” demiş.

‘BENİ DERGAHA ÇAĞIRDI’

Telefonla görüştüğüm H. Y. bundan sonra yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

“Ben eğitimli bir aileden geliyorum. Babam ağır ceza hakimiydi. Telefonla konuştuğum kadın, bana tarikat kurallarını anlattı. Sigara içilmemesi, günlük kaza namazının 10’u geçmemesi, tesettürlü olmak gibi kurallar vardı. Ben kabul ettim. Ahmet Şahin Uçar beni aradı, internetten 120 video gönderdi. Yapacağım zikirleri, virdleri söyledi. Konuşmalarından çok etkilenmiştim, cennet yolunun bana açıldığını, aydınlandığımı düşünüyordum. Ahmet Şahin Uçar’ı mürşit olarak kabul ettim. Beni Bursa’daki dergaha çağırdı. Heyecanlanmıştım, Hocama hediyelerimi aldım ve yola çıktım.”

H.S.Y.  29 Ekim 2023 günü Bursa’daki 3 katlı dergaha gitti. 2 bin TL bağış yaptı. Ahmet Şahin Uçar, ona dergaha çok yakın olan misafirhanede kalabileceğini söyledi. Bu misafirhanede kadın müritler ve bazı karı koca müritler kalıyordu. Misafirhanenin anahtarı Ahmet Şahin Uçar’daydı. H.S.Y., babası hakim olduğu için hakimevinde kaldığını ve tarikatın misafirhanesine gitmediğini anlattı. Ancak Ahmet Şahin Uçar’ın “Özel soruların varsa odama gel” diyerek dergahın üçüncü katındaki odaya kendisini çağırdığını ama gitmediğini söyledi.

‘BENİ HAYAL EDECEKSİN YATAKTA BİLE…’

Evinde döndükten sonra tarikatın 32 kadın müridinin bulunduğu Bacıyan isimli WhatsApp grubuna eklendi. Burada dini sohbetler yapılıyordu. Ahmet Şahin Uçar’ın Telegram uygulaması üzerinden ve cep telefonundan her gün kendisine ulaştığını anlatan H.Y.S. şunları söylüyor:

“Ben 65 yaşındayım. Sahte şeyh bana ‘İlmen iyisin ancak yaşın seyri geç bu yüzden hızlıca ilerlemek ister misin?’ dedi. Bana ‘Hiç aşık oldun mu’ diye sordu. Daha sonra ‘Bana aşık olacaksın ve her yerde beni hayal edeceksin, namazda, zikirde ve yatakta bile. Çünkü fenafişşeyh olmalısın, yani şeyhte fahri olacaksın. Her hayalinde hem de buraya gelip misafirhanede ben seni kollarıma alacağım. Sana hakikate dair sırları öğreteceğim. Kimseye söyleme; maddi ve manevi yanımda olacaksın’ diye konuştu. Benim ‘Gassalim’ yani ölümü yıkayacak kişi olduğunu söyledi. Ona bir ölü gibi teslim olmamı anlattı. Ben kendisinin evli olduğunu, böyle bir şeyin mümkün olmadığını söyledim. Ama ısrar ediyordu. ‘Seninle beraber olacağız, hakikatin sırlarına vakıf olacaksın’ diyordu.”

Bu sırada tarikatın Bacıyan WhatsApp grubundan 4 kadın mürit ayrıldı. Onlarla konuşan H.S.Y. gerçekleri öğrendi. Şöyle konuşuyor:

“WhatsApp grubundaki diğer kadın müritlerle konuştuğumda onları da cinsel içerikli sözlerle taciz ettiğini öğrendim. Diğer kadın müritler, 35-40 yaşlarındaydı. Onun planına göre; ben tarikatın misafirhanesindeki yaşlı cariyesi olacaktım. Bunların ortaya çıkmasından sonra WhatsApp gurubu dağıldı.”

H.S.Y., “Bu tarikatların çok korkunç yapılar olduğunu yaşayarak gördüm. Kimse bu yapılara bulaşmasın” diyor.

‘MÜRİTLERİNİ BADELİYORDU’

Savcılığa suç duyurusunda bulunan H.S.Y., Ahmet Şahin Uçar’dan şikayetçi olan 3 kadın müridin ismini verdi. Benimle konuşmasında Ahmet Şahin Uçar’ın nur çeşmesinden bahsettiğini ve vitamin vereceğim diyerek kadın ve erkek müritlerini badelediğini iddia etti. İkinci bir Badeci Şeyh vakasının yaşandığını savunan H.S.Y. şöyle konuştu:

“Bana temasta bulunamadı. Dergahta sahte şeyhin odası var. Kadın müritlerini yalnız bir şekilde buraya çağırıyor. Bunu kabul eden ve devam eden müritler var. Bunu yaşayıp tarikattan ayrılan kadınlar ise konuşmak istemiyor. Çünkü eşlerinin, akrabalarının bunu duymasını istemiyorlar. Hollanda, Almanya gibi ülkelerden dergaha gelen kadınlar var. Ayrıca erkeklerle ve kadınlarla fiili livata yoluyla birlikte olduğunu anlattılar. Kadın ve erkek müritlerine, normalde yapmadıkları her şeyi dergahta, kendisiyle yapabileceklerini söylüyor. Dergaha kızlarını, kız kardeşlerini getirmelerini istiyor.”