Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, televizyon programlarına katılan doktorlara uygulanan ücret tarifesini yazdı. 2000'li yıllarda başlayan uygulama Bildirici'ye göre herkesçe bilinen bir sır.
Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, bugünkü yazısında televizyonlardaki sağlık ve life style gibi programlara çıkan doktor, avukat, çeşitli alanlarda uzman kişilerin belli bir ücret ödediğine ilişkin duyumlarını paylaşarak bir ücret tarife listesi paylaştı.
Para ödenerek yayına çıkılan televizyonlardaki sağlık programlarıyla ilgili olarak çok sayıda doktorla konuştum. Tümü de doğruluyordu bu uygulamayı. Ya kendilerinden para istenmişti ya da çevrelerinde olup bitenlere tanık olmuşlardı.
Doktorların para ödeyerek televizyon programlarına çıkmaya 2000’li yıllarda başladığını ve giderek yaygınlaştığını söylüyorlardı. Günümüzde paralı programlar artık tıp ve televizyon camiasında herkesin bildiği bir sır halindeymiş.
Nitekim bu durumu dolandırıcılar da farketmişler ki, doktorları kandırmak için televizyonlardaki sağlık programlarını “yem” olarak kullanmaya başlamışlar. Dünkü Akşam gazetesi ve internet sitesinde Neslihan Keskin imzalı bir haber vardı:
“Televizyona çıkacaksın’ deyip doktoru çarptılar.”Akupunktur uzmanı Dr. Ebru Akçakanat'ı arayıp, Habertürk’te yayımlanan HT Sağlık programının yetkilisi olduğunu söyleyen iki kişi, sağlık programına çıkarmak üzere 8 bin 500 lira almışlar. Sözleşme imzalamasına rağmen sağlık programına çıkamayan doktor, dolandırıldığını anlayınca suç duyurusunda bulunmuş!
Medikal firmalardan doktorlara TV programı promosyonuBu haber, doktorların sağlık programlarına ücret ödeyerek çıkmasının ne denli yaygınlaştığını kanıtlıyor. Adının yazılmasını istemeyen bir plastik cerrahın bana anlattıkları da bu tür yayıncılığın ulaştığı boyutu gözler önüne sermesi bakımından enteresandı:
“Bu programlarda Canan Karatay, Ümit Aktaş gibi reytingi olan birkaç isim dışında tümünden para alınıyor. Ben bir plastik cerrah olarak rekabette geri kalmamak için televizyon programlarına aylık bütçe ayırıyorum.
Her zaman biz ödemiyoruz bu ücreti. Bazen firmalar sponsorluk yapıyor. Örneğin ben plastik cerrah olarak medikal firmalardan malzeme alıyorum. Diyorlar ki, ‘aylık 200-300 bin liralık malzeme alırsan karşılığında iki Çağla Şikel programı promosyon! Program sorumluları da ‘Kanallar artık bu gelirlerin üzerinden dönüyor’ diyorlar. Parasız program yok artık.”
Bu konuşmanın ardından televizyonlardaki gündüz kuşağı programlarındaki ücret tarifesini öğrenmeye çalıştım. Standart bir tarife olmadığı, kişiye ve kanala göre rakamların değiştiği bilgisini aldım. Bir reklam firması yöneticisi şu bilgiyi verdi:
“Aslında bu programlarda sadece doktorlardan değil, diğer konuklardan da para alınıyor. İş insanı, eğitimci, sanatçı, avukat, doktor, fark etmiyor. Dakika üzerinden pazarlık yapılıyor. Programların dış yapım ya da kanalın kendi yapımı olması arasında fark oluyor.
Bazen yapım şirketi ile kanal birbiriyle rekabete girişiyor. Danışmanlık şirketleri ve reklam ajansları da program satarken kendi komisyonlarını ekliyorlar. Program sunucuları da bu satışlardan artı para alıyor bazı kanallarda.”
Ücret tarifesi araştırmasıParalı programlarla ilgili araştırmamı sürdürürken bir arkadaştan, dokuz televizyon kanalındaki sağlık ve life style programların tarifesiyle ilgili bir liste geldi. “Basın danışmanlığı yapan firmalardan istiyorum. O firmalar üstüne kâr ekliyorlar. Bu listeyi de onlardan aldım” dedi.
FOX, Star TV, Kanal D, CNN Türk, Show TV, 24 TV, A Haber, TV Net ve Ülke TV’deki programlarla ilgili bu listeyi doğrulamak için, söz konusu programların yöneticilerine sosyal medya hesaplarından sorular yönelttim. Elimdeki tarifeyi belirterek doğru olup olmadığını sordum.
Çağla Şikel ile yeni bir gün (FOX), Demet ve Alişan ile Sabah Sabah (Star), Burcu ile Hafta Sonu (Star), Konuştukça (Kanal D), Kendine İyi Bak (Show), Sağlık Saati (A Haber), Önce Sağlık (Ülke TV), Baştan Sona Sağlık (CNN Türk) programlarından bir yanıt alamadım. Sadece üç programcı sorularımı yanıtladı.
Bendeki ücret tarifesinde Kanal D’deki “Balçiçek’le sohbete geldik” programına 10 dakika çıkmanın karşılığı 14 bin 950 lira olarak görünüyordu. Balçiçek İlter, bunun doğru olmadığını söyledi:
“Programa ücretli konuk tabii ki alınmıyor. Zaten konuklarım ünlü ve popüler isimler, onlar niye paralı çıksınlar, anlamadım. Belki advertorial çekimler için kanalın reklam anlaşmasını mı farklı anlattılar? Hem benim programım iç yapım, üstelik doktor konuk da yok, life style program.
Örneğin Avon advertorialı için makyaj videosu çekiyoruz ben reklamda oynuyorum ve ona bir para alıyor kanal, ben prensip meselesi advertorialdan bile ücret talep etmiyorum. Avon, Orkid, Büyükyalı, Fişekhane için böyle çalışmalar yapıldı. Programın ana sponsoru Ritz Carlton ve yan sponsorları (kozmetik ve estetik) var o yüzden programa paralı konuk mevzubahis değil. Şimdiye kadar da hiç böyle bir şey olmadı.”
Manken sunucular ve sağlık editörü farkıTV NET’te “Sağlık Raporu” programını sunan Asuman Sungur’a da “Programınıza 10 dakika çıkmak için 4 bin 600 lira alındığı doğru mu” diye sormuştum; şu yanıtı verdi:
“Benim ücretim o kadar değil ama genelde sağlık içeriği olan tüm programlardan bu ücretler alınıyor. Ücretli sağlık programları ve içine sağlık yedirilen kadın programları. Piyasa böyle maalesef. Kendisi başvuran da oluyor. Biz de arıyor ve teklif ediyoruz. Ama herkes ücretli değil tabii ki.”
24 TV’deki “Sağlık Merkezi” programının sunucusu Meral Karadağ da “Biz böyle ücret talep etmedik. Ben 12 yıldır kanalın elemanı olarak programı içeriden gerçekleştiriyorum” dedi ve özetle şunları söyledi:
“Dönem dönem büyük hastane gruplarıyla proje bazında anlaşmamız oluyor. Fakat emin olun ön planda tuttuğumuz hiçbir zaman yine maddiyat değil. Hem branşları hem konuları izleyiciden gelen taleplere göre değerlendiriyoruz. Daha çok cerrahi branşları talep ediyorlar.
Fakat bazı PR’cılar maalesef müşterilerine bizim adımıza ücret verip görüşüyorlar, başıma iki kez geldi. Bizler yılların sağlık editörüyüz. Mesleğimizin karalanması bizim de hoşumuza gitmez. Ha mankenlerin yaptığı programları bilemem. O programları çoğunlukla yapım şirketleri hazırlıyor.
Yapımcı kanaldan saat kiralıyor, o nedenle konuklardan da para almak zorunda kalıyor. Doktordan, avukattan da alınıyor, yogacıdan da. Aslında sorun sağlık yayınlarının televizyon yöneticileri tarafından lüzumsuz görülmesi ve ancak ticari getirisi varsa izlenmeyen saatlerde daha çok yer verilerek geçiştirilmesi.”
Karadağ’ın dikkat çektiği manken sunucu- sağlık editörü sunucu ayrımı gerçekten önemli. Kuşkusuz sağlık ile ilgili programları, sağlık editörlerinin sunması daha doğru. Aksi halde sağlık, televizyon programlarının magazin unsuru haline geliyor.
Demet ve Alişan’da 15 dakika 14 bin liraÜstelik de manken ya da sanatçı gibi yayıncı olmayan kişilerin sunduğu programlarda konuklardan istenen ücretler daha yüksek. Bana gönderilen ücret listesinde FOX TV’de yayımlanan “Çağla Şikel ile Yeni Bir Gün” programına 15 dakika çıkmanın ücreti 28 bin 750 lira, Star’da yayımlanan “Demet ve Alişan ile Sabah Sabah” programının 15 dakikası için ise 16 bin 100 lira alındığı belirtiliyordu.
“Çağla Şikel ile Yeni Bir Gün” programı yetkililerine ulaşamadım. Ama bir doktor arkadaşım Demet Akalın ile Alişan’ın programını hazırlayanlarla görüştü, ona verdikleri bilgi şöyle:
“Programa 15 dakika çıkmak için aldığımız ücret 14 bin lira. Şirket adına fatura kesilmesini isterseniz KDV’yi de ekleriz. Soruları siz önceden hazırlayıp bize veriyorsunuz, programda o sorular size yöneltiliyor. Ama ocak ve şubat ayları doldu, sizi daha sonrası için sıraya alabiliriz.”
Avukatlar ve işinsanları da para ödüyorBu görüşmelerden sonra uygulamayla ilgili fikir edinilmesi amacıyla -ücret rakamlarını kapatarak- yayımladığım tarife listesinde güncel olmayan bölümler de olduğunu belirtmeliyim. Show TV’deki “Kendine İyi Bak” ve “Hayat Güzeldir” programlarının yerini de artık “Dr. Ender Saraç ile Sağlıklı Günler” programı aldı.
Ama tarife listesinde FOX, Star, Kanal D, CNN Türk, Show TV, A Haber ile ilgili belirtilen rakamlar aşağı yukarı doğru. Tabii bunun dışındaki kanallarda da ücretli sağlık ve life style programları yayımlanıyor. Bu programlarda sadece doktorlar da değil, avukatlar, çeşitli alanlardan uzmanlar ve işinsanlarından da para alınıyor.
Televizyon dünyası ve sağlık camiasında olağan bir uygulama halini alsa da programlara parayla konuk çıkarılması, 6112 sayılı RTÜK yasasına aykırı. Yasanın dokuzuncu maddesi “gizli ticari iletişimi” yasaklıyor; ticari iletişimlerin “yanıltıcı olmamasını ve tüketicinin çıkarlarına zarar verilmemesini” öngörüyor.
Yasanın sekizinci maddesinde de “Haksız çıkarlara hizmet eden ve haksız rekabete yol açan unsurlar içeremez” deniyor. Oysa para veren doktor, avukat, belediye başkanları, uzman ve iş insanlarının gizli reklamı yapılarak haksız rekabet ortamı yaratılıyor.
Sonuçta paralı programlarda, örtülü reklam yapılıyor. İşin içine para girince de bu programlarda amacın salt izleyiciyi bilgilendirmek olduğu söylenemez. Üstelik de izleyiciler konukların para ödediğini bilmiyor; kandırılıyorlar.
Bu programların yapımcıları ve sunucuları, özellikle sağlık programlarına ücretli konuk almaktan bir an önce vazgeçmeli. Çünkü insanlar ekrana çıkan doktorun o alanın “en iyisi” olduğuna ve doğru bilgi verdiğine inanıyor. Oysa para ödeyip ekrana çıkan doktorlar çoğu kez o alınan “en iyisi” olmadığı gibi bilgi vermekten çok kendisinin ya da hastanesinin reklamını yapmayı amaçlıyor. Türk Tabipleri Birliği tarafından yayımlanan Hekimlik Mesleği Etik Kuralları “doktorların mesleğini uygularken reklam yapmasını” yasaklıyor. Yayıncılık açısından da insan sağlığının reklam aracı haline getirilmesi kabul edilemez.
Aslında bu programların yapımcı ve sunucuları da biliyor, ücretli konuk uygulamasının etik ve yasal olmadığını. İzleyicilere açıkça ilan etmemeleri ve gizli iş yürütmeleri de ondan…
Televizyon kanallarının gündüz kuşağında yayımlanan sağlık ve life style programlarındaki “paralı konuklar” konusuna dikkatimi çeken, Prof.Dr. Teoman Kadıoğlu’nun sosyal medyadaki paylaşımıydı.
Prof.Dr. Kadıoğlu, 6 bin lira ödemesi halinde Show TV'de Ebru Akel'in sunduğu “Kendine İyi Bak” programına çıkabileceği teklifi aldığını açıkladı. Bu açıklamaya ne Show TV’den ne de Ebru Akel’den bir yalanlama geldi.
Daha sonra görüştüğüm tüm doktorlar da ekranlardaki sağlık programlarının paralı olduğunu, ücreti karşılığı yayınlara çıkıldığını doğruladılar. Hatta bir doktor, çeşitli kanallardan programa çıkması için telefonla teklif aldığını vurgularken, “Televizyonlardaki tüm sağlık programları katılan hekimlerden para istemekte. Beni de aradılar, hatta Halk TV bile aradı. Bir hekim olarak meslek ahlakına aykırı bu programlara hiç katılmadım” dedi.
23 Aralık’ta da Dr. Ümit Aktaş’ı aynı anda iki ayrı kanalda görünce, Twitter’da, bu programların paralı olduğunu hatırlatan bir paylaşımda bulundum. “Birileri sormalı, sağlık programı mı, doktor reklamı mı?” diye sordum.
Dr. Ümit Aktaş da yine sosyal medyadan “kendisi hakkında asılsız ithamda bulunduğumu ve TV programlarına çıkmak için para ödediğini iddia ettiğimi” belirterek, “Hayatımda hiçbir TV programı veya etkinliğe çıkmak için asla para ödemedim. Reklam yapmıyoruz, bilgi paylaşıyoruz” yanıtı verdi.
Yazdıklarım bu anlamda yorumlanıyorsa peşinen özür dilerim. Aslında ben doğrudan kendisinin para verdiğini iddia etmemiştim; o programların paralı olduğunu ifade etmiştim. Kaldı ki, o gün çıktığı programlardan biri de Ebru Akel’in Show TV’deki programıydı; Prof. Dr. Kadıoğlu, o program için kendisinin aranıp para istendiğini açıklamıştı.
Ayrıca Dr. Ümit Aktaş, fitoterapi uzmanı, yani bitkilerle tedavi uzmanı ve kendi web sayfasında bitkisel takviye ürünleri satıyor. Bir hekimin aynı zamanda ürün pazarlaması ve bu ürünler için “resmi satış sitesi” açmış olması, nerede bilgi verdiğini, nerede ürün tanıttığını belirsiz hale getirir; çıkar çatışması yaratır.
Ürün pazarlamasıyla ilgili kaygımı halen koruyorum, ancak o programlara para ödeyerek çıktığını öne süremem. Kendisine de sosyal medyadan bu yanıtı verip, konuyu araştıracağımı ifade ettim. Doktorlara uygulanan ücret tarifesini araştırmamın nedeni bu gelişmeler