Fed'in para politikasına ilişkin yönlendirmeler varlık fiyatlarında baş rolü oynamayı sürdürürken, martta 50 baz puan faiz artışına gidilebileceğine yönelik fiyatlamaların ise birçok Fed üyesince benimsenmediği görülüyor.

Bu hafta konuşan altı Fed üyesinden hiçbiri 50 baz puanlık politika faizi artışını desteklemezken, en şahin üyelerden St Louis Fed Başkanı James Bullard, marttan başlayarak art arda üç faiz artırımının uygun olacağını ancak 50 baz puanlık bir adımın Fed'in para politikasına bir yararının olmayacağını bildirdi.

Philadelphia Fed Başkanı Patrick Harker da bu sene 25 baz puanlık dört faiz artışının uygun olacağını düşündüğünü ifade ederken, Fed'in bilanço daraltmasının bir öncekinden daha agresif olacağını kaydetti.

Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic ise kurumunun internet sitesinde yayınladığı bir yazıda Fed'in bu sene 3 faiz artışı yapmasının uygun olacağına dikkati çekerken, özellikle enflasyon verilerini gelecek birkaç ay için yakından izleyeceğini belirtti.

Fed yetkililerinin bu açıklamalarıyla birlikte tahvil piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in martta 50 baz puanlık faiz artışına gidebileceği ihtimali zayıflamayı sürdürdü.

Bununla birlikte bugünden itibaren ABD'de yoğunlaşacak veri takviminin varlık fiyatlarında oynaklığı artırma ihtimali bulunuyor.

Analistler, istihdam piyasasına yönelik verilerin Fed yetkililerince oldukça yakından takip edildiğini ve para politikası kararlarında önemli etkenlerden biri olduğunu hatırlatarak, bugün açıklanacak ADP özel sektör istihdamı ile cuma günkü tarım dışı istihdam verilerinin önemine dikkati çekti.

Öte yandan, dün ABD'de açıklanan olumlu şirket bilançoları da risk iştahına katkıda bulunurken, ABD'li teknoloji devlerinden Google'ın ana kuruluşu Alphabet'in geliri, geçen yılın son çeyreğinde yıllık yüzde 32 artışla 75,3 milyar dolara yükselerek piyasa beklentilerini geride bıraktı.

Söz konusu gelişmelerle dün yüzde 1,74'e kadar gerileyen ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 1,79'da dengelenirken, altı günlük yükseliş eğilimini sonlandıran Brent petrolün varil fiyatı şu sıralarda önceki kapanışın hemen altında 89,2 dolardan işlem görüyor.

Dün, New York borsası yükseliş eğilimini sürdürürken, S&P 500 endeksi yüzde 0,69, Nasdaq endeksi yüzde 0,75 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,78 değer kazandı. ABD'de endeks vadeli işlem kontratları yeni günde de alıcılı seyrediyor.

Avrupa borsaları küresel pay piyasalarına paralel yükseliş eğilimini sürdürürken, yarın bölgede açıklanacak para politikası kararlarına yönelik fiyatlamalar dikkati çekiyor.

Tahvil piyasalarında Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) bu sene iki faiz artırımına gideceğine kesin gözüyle bakılırken, ilk faiz artışının temmuzda olacağı tahmin ediliyor.

İngiltere Merkez Bankası'nın (BoE) da 2022 boyunca beş kez faiz artıracağının fiyatlandığı tahvil piyasalarında, yarın yapılacak toplantıda 25 baz puan faiz artıracağı öngörülüyor.

Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilim ise bölgede risk iştahını törpüleyen ana etken olmayı sürdürüyor.

Dün, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,96, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,96, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,43 ve İtalya'da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 1,53 değer kazandı. Avrupa endeksleri bugün vadeli işlemlerde pozitif seyrediyor.

Asya'da New York borsasındaki alıcılı seyre paralel risk iştahının yüksek seyrettiği görülüyor.

Japonya Merkez Bankası Başkanı Haruhiko Kuroda, bugünkü açıklamalarında, Japonya ekonomisinin BoJ'un agresif parasal genişlemesi sayesinde ılımlı büyümeyi sürdürdüğünü kaydederken, Japonya'nın düşük faiz ortamının bölgesel bankaları çeşitli şekillerde etkilediği ancak bunun olumsuz olduğu yönündeki iddiaların kabul edilemeyeceğini dile getirdi.

Çin, Güney Kore ve Hong Kong pay piyasalarında yeni yıl tatili sebebiyle işlem gerçekleşmezken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,75 ve Avustralya'da ASX 200 endeksi yüzde 1,17 değer kazandı.

Yurt içinde, dün BIST 100 endeksi yüzde 0,61 değer kazanarak 2.015,43 puana çıktı. Dolar/TL de dün yüzde 0,39 artışla 13,3781’e çıkmasının ardından bugün bankalararası piyasanın açılışında 13,38 seviyesinde işlem görüyor.

Analistler, Borsa İstanbul'da işlem gören şirketlerin bilanço açıklamalarının yoğunlaşmaya başladığına dikkati çekerek, bu dönemde şirket bazlı oynaklıkların artabileceğini dile getirdi.

Dün açıklanan sonuçlara göre, Akbank, 2021 yılında 12 milyar 127 milyon lira konsolide net kar elde ederken, bugün piyasalar kapandıktan sonra Garanti BBVA'nın şirketin 2021 4. çeyrek bilançosunu açıklaması bekleniyor.

Bugün yurt içinde veri takvimi sakin görünürken, yurt dışında Euro Bölgesi'nde Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve ABD'de ADP özel sektör istihdamı verileri takip edilecek.

Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 2.050 seviyesinin direnç, 1.990 seviyesinin destek konumunda bulunduğunu söyledi.

Piyasalarda bugün takip edilecek veriler şöyle:

13.00 Euro Bölgesi, ocak ayı TÜFE

16.15 ABD, ocak ayı ADP özel sektör istihdamı