İranlı uyuşturucu baronu Naci Zindaşti'nin kızı ve yeğeninin ölümünde azmettirici olduğu iddia edilen ve kamuoyuna ismini bu olayla duyuran Ünğan, Avrupa'da özellikle Belçika, Hollanda ve Sırbistan'daki faaliyetleriyle de biliniyor. 2000'li yılların başlarında hırsızlık, sahtecilik, gasp gibi suçlardan dosyaları bulunan Ünğan, 2007 yılı itibarıyla da uyuşturucu ticareti yapmaya başladı. 2010 yılında Türkiye'den ayrılarak Avrupa'ya geçiş yapan ve uyuşturucu ticaretini oradan yöneten Ünğan'ın, 2013 yılında ise 'dublör' kullanarak Beykoz Adliyesi'nde görülen boşanma davasında eşi Z.Ü.'den ayrıldığı öne sürüldü.

Medyada yer alan habere göre, 2010 yılının ekim ayında Türkiye'den çıkış yapan Ünğan, yanında eşi Z.Ü. ve çocuğunu götüremedi. Hakkında açılan davalar nedeniyle kendisiyle aynı soyadı taşıyan eşi ve o tarihte küçük yaşta olan çocuğu yurt dışına çıkamıyordu. Şimdiye kadar en az 5 sahte kimlik kullandığı tespit edilen ve bu nedenle 'Hayalet' lakabıyla tanınan Ünğan, avukatı ve o dönem hayatta olan kardeşi İlhan Ünğan'la birlikte bir plan yaptı. Plana göre, Orhan Ünğan eşiyle boşanırsa, Z.Ü. çocuğunu yurtdışına götürebilecekti. 25 Temmuz 2013'te avukatı aracılığıyla Beykoz Adliyesi'nde anlaşmalı boşanma davası açan Ünğan'a 31 Temmuz 2013'te duruşma günü verildi. 7 Nisan 2019'da İstanbul Bağdat Caddesi'nde öldürülecek olan İlhan Ünğan, avukat Ç.Ç., Z.Ü. ve dublör olarak kullanılan kişiyle birlikte duruşma gününde Beykoz Adliyesi'ne gitti. Adliyede, daha önceden ayarlanmış olan adliye personeli, koridorda gerekli işlemleri yaptı. O tarihte henüz yeni kullanılmaya başlanan Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) sisteminin de aktif çalışmaması sayesinde, o tarihte yurtdışında bulunan Ünğan'ın kimliği ve hakkında çıkarılan birden fazla yakalama kararı tespit edilemedi. Dublör kullanılarak yapılan işlemin ardından uyuşturucu taciri Orhan Ünğan, eşi Z.Ü.'den boşandı.

ÜNĞAN’IN AVUKATI PAYLAŞTI

 

O dönem dosyaya bakan avukat Çağdaş Çelik’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda söz konusu iddialar reddedildi. Çelik’in paylaştığı bilgilere göre, Orhan Ünğan, dublör kullandığı iddiası ile daha önce İranlı uyuşturucu baronu Naci Zindaşti tarafından adli makamlara şikayet edildi. Ancak yapılan incelemelerde mahkeme evrakına atılan imzanın Ünğan’ın kendisine ait olduğu belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

Orhan Ünğan’ın da, daha sonra bu inceleme ile ilgili olarak, “Yakın olduğumuz dönemde Orhan bana kendisi anlattı” diyen Naci Zindaşti hakkında iftira attığı sebebiyle şikayetçi olduğu ortaya çıktı.

Çağdaş Çelik’in paylaşımı şu şekilde:

 

ORHAN ÜNĞAN KİMDİR?

Geçmişte birçok soruşturmanın merkezinde yer alan uyuşturucu kaçakçısı Orhan Ünğan İranlı uyuşturucu kaçakçısı firari Naci Şerifi Zindaşti’nin kızı Arzu Zindaşti ve yeğeninin ölümünde azmettirici olmakla da suçlanmıştı.

Orhan Ünğan 1972 yılında Erzurum'da doğdu. 48 yaşındaki Orhan Ünğan ABD Uyuşturucu ile Mücadele Dairesi DEA'nın kayıtlarında uluslararası uyuşturucu baronu olarak yer alıyor. Aslen Erzurumlu olan Orhan Ünğan, İstanbul'da ikamet ediyor. Ünğan, inşaat, otelcilik ve döviz işleriyle meşgul olduğunu söylüyor; ancak bir zamanlar araç kaçakçılığı yaptığını da saklamıyor. Ünğan, Gürcistan üzerinden Avrupa'dan getirilen araçları gümrüpleyip sattıklarını itiraf etmişti.

Ünğan ile Zindaşti'nin uyuşturucu ortaklığı yaptıkları; ancak 2014 yılında Yunanistan'da Noor-1 isimli gemide 2 tondan fazla eroinin yakalanmasıyla birlikte bu iki isim birbirine düşman kesildi. İddialara göre Ünğan, Zindaşti'yi kendisini ihbar etmekle suçluyordu. Bu nedenle iki yakın akbarasını öldürerek ondan intikam aldı.

Buna karşılık da Zindaşti de boş durmadı. Orhan Ünğan'ın iki adamını, avukatı Kutbedttin Kaya'yı ve kardeşi İlhan Ünğan'ı öldürttü. Zintaşti, önce suçlamalar üzerine tutuklandı, ancak daha sonra serbest bırakılır bırakılmaz İran'a kaçtı. (Sedat Peker, Zindaşti'nin serbest bırakılmasını Burhan Kuzu'nun sağladığını ileri sürüyor)

Kamuoyunda yer alan iddialara göre bu ikilinin ölümünde Orhan Üngan'ın parmağı vardı, azmettirici olarak suçlanıyordu.

Suçlamalar sonrasında Üngan yakalanarak cezaevine gönderilmişti.

İddialara göre Üngan tutuklu bulunduğu cezaevinden izinli çıktığında yurtdışına kaçmaya çalıştı ve Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yakalanarak tekrar cezaevine gönderildi.

O dönemlerde İstanbul Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin, daha önce de sahte pasaport ve kimlikle birçok kez yurt dışına çıkış yaptığı belirlenen ve Covid-19 nedeniyle cezaevinden izinli çıkarılan "uluslararası uyuşturucu baronu" Orhan Ünğan'nün, hava yolu ile yurt dışına kaçacağı bilgisi üzerine çalışma başlattığı ifade edildi.

ORHAN ÜNGAN VE ZİNDAŞTİ

Açıklamada, Orhan Ü'nün Sabiha Gökçen Havalimanı'nda düzenlenen operasyonla yakalandığı belirtilerek, kontrollerde şüphelinin üzerinde başkası adına düzenlenmiş kimlik bulunduğu kaydedildi.

İşlemlerin ardından Anadolu Adliyesine sevk edilen Orhan Ünğan, adli kontrol hükümleri uygulanarak tekrar serbest bırakıldı. Orhan Ünğan'ın daha önce Bolu'da düzenlenen bir operasyonda yüklü miktarda uyuşturucu ele geçirilmesine ilişkin İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanmıştı. Orhan Ünğan, Büyükçekmece'de trafik ışıklarında durdukları sırada Devrim Öztunç ve Arzu Sharifi Zindashti'nin çapraz ateşe tutularak öldürülmesi olayıyla ilgili davadan da yargılanıp beraat etmişti.

Orhan Ünğan'ın kardeşi İlhan Ünğan 7 Nisan 2019'da Kadıköy'de öldürüldü.

O saldıranın azmettiricisinin ise Naci Şerifi Zindaşti olduğu iddia edilmişti.

ZİNDAŞTİ VE ÇETESİNİN YARGILANDIĞI DAVANIN İDDİANAMESİNDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, ikisi mağdur-müşteki olmak üzere, ikisi de tutuklu 20 sanık yer almıştı. Şüpheli Naci Şerifi Zindaşti'nin, 3 kişiyi 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, bu kişinin ayrıca, 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak' suçundan 3 yıldan 9 yıla, 'birden fazla kişiyle silahla tehdit' suçundan 1 yıldan 2,5 yıla, 'silahla kasten yaralamaya teşebbüs' suçundan 3 aydan ile 9 aya ve 'resmi belgede sahtecilik' suçundan da 2 yıldan 5 yıla olmak üzere toplam 6 yıl 3 aydan 17 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

Şüphelilerden Ali Koçak'ın 2 kişiyi 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ikişer kez, Ekrem Öztunç, İlker Dağlı, Tolga Hakan Ceyhan, Efkan Öveç ve Cem Dursun'un da aynı suçtan birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, polis memurlarının da aralarında bulunduğu diğer şüphelilere de 'örgüt üyeliği, örgüt adına suç işlemek, suç üstlenme, verileri aykırı olarak ele geçirme, silahla tehdit ve görevi kötüye kullanma' gibi suçlardan 9 ay ile 22 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

İRANLI BARON ZİNDAŞTİ

Orhan Üngan ismi son olarak suç çetesinin başı Sedat Peker'in ortaya attığı Burhan Kuzu ile alakalı iddialarda yer aldı.

Peker, Burhan Kuzu'nun Orhan Üngan ve Zindaşti arasında arabuluculuk yaptı, sonra da Üngan ile birlikte çeşitli konularda işbirliği yaptı.

Ancak şu anda merhum olan ve kendisini savunamayacak durumda bulunan Burhan Kuzu aleyhindeki iddialar ciddiye alınmıyor.